Bir delinin günlüğü.

Administrator

12 kasım 2009
merhaba günlük,bugün hayatımda önemli bir karar vererek günlük tutmaya karar verdim. seni tutacağım yani. bugün de dahil olmak üzere her gün en az 1 sayfa yazmayı planlıyorum.

15 kasım 2009
selam günlük,her gün 1 sayfa işi yalan oldu. günlük bak ne diyeceğim. sana "günlük" deyince sanki aramızda bir mesafe var gibi geliyor bana. senin adın selami olsun bundan sonra. hem "selami selami" demek kulağa daha hoş geliyor. bugün çok önemli birşey geldi başıma selami. ama yazarak uzun sürer,telefonda anlatırım sana.

16 kasım 2009
selami dün bekledim bekledim ama telefon açmadın. ayıp ettiğini düşünüyorum. ama neyse,ben yine de anlatayım sana dün başıma gelen olayı. dün dolmabahçe sarayının yanından geçiyordum. bir takım insanlar gördüm,sarayın duvarlarının içinden geçebiliyorlardı. yanımda ki adama sordum, "sen de görüyor musun benim gördüğüm adamları?" die. yanımda ki adam "hangi adamları?" dedi. ben de "hani şu sarayın duvarlarından geçen adamlar var ya,görmüyor musun onları"dedim. adam "hayır" dedi. o sırada yanımdan geçen bir başka adam yüzüme bakarak sırıttı ve "beyefendi kiminle konuşuyorsunuz" diye sordu,ben de "yanımda ki adamla" dedim. "çok ilginç,yanınızda kimse yok halbu ki!" dedi. salak,"çok ilginç" diyor. duvardan geçen adamlar daha ilginçti halbuki.

18 kasım 2009
selami selami. bugün hava çok güzel. yağmur dinmiş. canım bilardo oynamak ya da opera dinlemek istiyor kırlarda... kırlarda dedikten sonra doğruca kırlara gittim selami. şimdi döndüm eve. kelebek koleksiyonu yapmaya karar verdim bu sabah. kırları dolaştım,ama mevsimi değilmiş,hiç kelebek kalmamış. o yüzden bir sürü sümüklü böcek topladım,sümüklü böcek koleksiyonu yapacağım.

19 kasım 2009
selami,sümüklü böcek topladığım kavanozun kapağını açık bırakmışım dün gece. sabah salonun duvarları sümüklü böcek doluydu. temizlikçi kadın bana çok kızdı. rahmetli,salonu daima temiz tutmamı isterdi. titiz bir insandı. bu sabaha kadar hayat doluydu. birden nasıl olduysa?!

21 kasım 2009
heyyoooo,selami bugün çok mutluyum. bizim temizlikçi kadını gördüm. ölmemiş meğersem. taş gibiydi. dolmabahçe'nin orada gördüm. hem o kadar sağlamdı ki,duvarların içinden geçerken gık demiyordu

22 kasım 2009
bir arkadaşım bugün günlüğümü okudu selami. yani seni okudu selami. "yazılarımı beğendin mi?" diye sordum. "sen deli misin?" diye yanıtladı. "sümüklü böcekleri beğendin mi peki" diye sormaya devam ettim. "evet evet sen kesin delisin" dedi. "sana beğendin mi diye son kez soruyorum" dedim. "neyi beğendim mi?" diye sordu."temizlikçi kadını" dedim,"pandomim sanatçısı galiba,3 gündür kıpırdamadan salonda ki koltukta oturuyor" dedim. arkadaşımın tam o anda çok acil işi çıktı nedense,apar topar çıktı evden.

23 kasım 2009
bugün eve bir minibüs geldi benim için. fakat minibüsün biraz tuhaf bir tasarımı vardı. tam tepesinde renkli bir farı vardı. "viyyyyuu viyyuu" diye sesler çıkardıkça far kendi çevresinde dönüyordu. gömlek giydirdiler bana. "teşekkür ederim ama bunun kolları çok uzun,yerlere sarkıyor" dedim. "çaresi var,arkadan bağlarız" dedi minibüsle birlikte gelen pratik düşünceli adam. beni hastaneye benzeyen büyükçe bir binaya getirdiler. vaktim olursa gene yazarım selami. şimdilik bu kadar

Olamaz Bu bnm günlüğüm